Mühendislerin Kendi İşini Kurması Üzerine

Posted by & filed under Girişimcilik, Mühendislik.

Girişimci mühendislik

Blogda mühendis adaylarına hitaben yazarken çok defa “kendi işinizi kurun” diyorum. Bir çok arkadaşı heveslendirdiğimi biliyorum. Bundan dolayı da biraz suçluluk duyuyorum. Bu yazıyı bu suçluluk duygusuna binaen yazdım.

Sıkça bahsettiğim “mühendisin kendi işini kurması“nı ve benim bunun neresinde olduğumu bir analojiyle anlatayım; atıcılık. Ben bu blogda, tüfeğin içini açmak, bakımını yapmak, yağlamak, atışa hazır hale getirmek üzerine yazıyorum. Atıcılık olimpiyat şampiyonları nasıl hazırlanıyor, antrenörleri, atıcılık okulları neler öğretiyor, nasıl antrenman yapıyorlar gibi herkesin ulaşabileceği konuları da paylaşıyorum ama onlar kendi birikimlerim değil; daha çok okuduklarım, izlediklerim, dinlediklerim vs.

İşin hedefi vurma kısmı, nefes tutma, kol-dirsek pozisyonu, göz-gez-arpacık, duruş vs. ile alakalı. Bunlar da pazarlama, işletme, finans, takım kurmaya tekabül ediyor -ki bunlar benim yazmak için yeterli tecrube ve birikime sahip olmadığım konular. Bunlar hakkında çokça okudum, ucundan kıyısından tecrube ettiğim noktaları da oldu lakin bunlar hakkında yazacak yeterliliğe sahip olduğumu düşünmüyorum. Bazen okuduklarımı paylaşıyorum, onlar da benim süzgecimden geçmiş tecrubeler olmuyor.

“Her mühendis kendi işini kurmak zorunda değil, iş kuran kişiler için çalışacak mühendisler de lazım.” demeyi gerektirecek çoklukta bir “girişimci mühendis” furyasının içinde yaşıyor olmak isterdim. Aslında böyle bir furya var. Bu furyayı, aşağıda verdiğim istatistiklere done olan girişimcilerle kıyaslandığında, daha net görebilecek seviyede analitik düşünebilen kişiler oluştursaydı, aşağıdaki rakamlar çok farklı olabilirdi.

Türkiye’de yeni kurulan şirketlerin %20′ si 1 yıl içinde, %70′ i 5 yıl içinde batıyor. Yani şirketlerin %90′ ı 5 yıl içinde kesin batıyor. Geri kalan %10 ‘un akibetine dair bir bilgi bulamadım. Batan şirketlerin de %90’ ı nakit akışı düzenli olmadığından dolayı batıyor. Yani ortada bir hesapsızlık var. Kurulan ve kapanan şirket istatistikleri hakkında detaylı bilgi almak için TOBB ‘un yayınladığı istatistikleri inceleyebilirsiniz.

Çoğunlukla yapılan yanlış aşağıdaki videoda anlatıldığı gibi:

Aşağıdaki “mühendislik girişimciliği -1” başlıklı videoyu izlemeniz “mühendislik girişimciliği” hakkında aşağı yukarı bir fikir verecektir. İkincisini izlemeyi de ihmal etmeyin.

“Türk gibi başlamak” deyimi sadece “başlamak”la kalıyor. Devamı gelmiyor. Bunun en büyük sebebinin hesapsız başlangıçlar ve heves olduğunu düşünüyorum. Üstelik başarısızlığın öğretici olduğuna dair yaygın bir inanış var. İş Kuracak Mühendisler İçin 24 Tavsiye -1 ‘de de yazmıştım; “Harvard Business School?un yaptığı araştırmaya göre daha önce iş kurup başarmış kişilerin tekrar başarma ihtimali %34 olarak belirlenmiş. İş kurup batıranlarınki ise hiç iş kurmayanlarla aynı:%23

Mühendislik Eğitimi İçin 13 Alternatif Öneri ‘de mühendislere finans eğitimi vermenin gerekliliğinden bahsetmiştim. Aslında TMMOB ‘nin bu konuda üniversitelere baskı yapması, öneri götürmesi gerekir ama siyaset yapmaktan öneri götürmeye vakit bulamıyor olmaları muhtemel.

Halbuki üniversitelerde aşağıdaki videoyla başlayıp bu playlistte olduğu gibi devam eden dersler verilse, Türkiye’de girişimcilik bambaşka bir yerde olurdu.

Hakkımda sayfasında da yazdığım gibi şu an kendi işimi yapıyorum. Şirketlere danışmanlık hizmeti veriyorum ama çalışma biçimim genel geçer “kendi işini kurmak” tanımına çok uymuyor. Örneğin bir işletme yönetmiyorum, finansıyla ilgilenmiyorum, nakit akışını kontrol etmem gerekmiyor, personel çalıştırmıyorum, sigorta muameleleriyle uğraşmam gerekmiyor. Donanım tasarımı, proje fizibilitesi, yazılım, iş geliştirme, pazar araştırması, teknik danışmanlık yapıyorum. Bunlar da klasik bir işletme yapısının dışında kalan işler diyebiliriz.

Klasik işletme yapısında diyebileceğimiz bir kaç tane iş kurmaya teşebbüs ettim. İş fikirleri çok güzel gelmişti ama iş planını, fizibilitesini yapıp da tahmini pazar payını, geri ödeme noktasını, gereken sermayeyi görünce iyi ki girmemişim dedim. Yukarıda istatistiğini yazdığım şirketler muhtemelen bu fizibiliteleri yapmamış veya gelir/gider dengesine çok optimist yaklaşmışlar… Bir çoğunun yaklaşımının “Türkiye’de 70 milyon insan var, her 10.000 kişiden biri alsa -ki çok daha fazla alırlar bence- 7.000 satış demek. 300 TL’den satsak 2,1 milyon TL eder. Oğlum yarın ilk iş muhasebeciye gitmek tamam mı? -Tamam abi.” şeklindedir. Öyle olmuyor.

Etrafta çok güzel bir iş fikri olduğunu söyleyip nedir diye sorulduğunda söylemek istemeyen veya “ama kimseye söylemeyeceksin, söz ver” diyen çok sayıda insan var. Fikir sahibi kendileri olmasına rağmen fikirlerinin hemen uygulanacağını sanıyorlar. Halbuki fikir işe başlamak için yeterli olsa kendilerinin çoktan başlamış olacağını düşünemiyorlar.

Ben aksini yapıyorum, iş fikirlerimi çoğu kişiye anlatıyorum. Bir keresinde birine konu hakkında görüşünü almak için anlatmıştım. Bir kaç ay sonra onu yaptığını gördüm. İçim biraz burkuldu ama başkasının da aklını kullanabildiği için onun adına sevindim. O günden sonra iş fikrinin ait olduğu sektörde çalışan, elinde know-how, iş gücü, zaman ve para olan kişilere anlatmadım. Onun haricinde herkese anlatmak ve görüşlerini almak, fikri daha da uygulanabilir hale getiriyor. Hatta düşünemeyeceğiniz derecede güzelleştirebiliyor. Hadi şimdi herkes bana buradan iş fikrini anlatsın 🙂

Hazır girişimcilikten bahsetmişken “okunmazsa olmaz” 3 tane kitap paylaşayım;

  1. Kendi İşini Kurmak İsteyen Girişimcinin El Kitabı
  2. Girişimcinin Kontrol Listesi
  3. Gerçeklik Testi
Mühendislik girişimciliği üzerine bir kaç kaynak:
  1. University of Nebraska’nın Mühendislik Girişimciliği ders notlarını okuyabilirsiniz.
  2. Engineering Conferences International Sempozyum makalelerinden özellikle;
  3. Creating an Entrepreneurial Culture at MIT
  4. Moving Students with Entrepreneurial Mindsets to Being Technology Entrepreneurs
  5. Creating an Entrepreneurial Culture at a Startup Engineering Program
  6. Developing an Entrepreneurial Culture for Faculty, Researchers, and Students
  7. Reaching out to Entrepreneurial Engineers
  8. To Sell a Better Mousetrap yi okumanızı kesinlikle tavsiye ederim.

Girişimcilik üzerine yazılan blogları takip etmenizi de şiddetle öneririm.

Yazıyı her zamanki cümlelerle bitirelim;

Sayfanın sağ üst tarafında Twitter’da takip et butonu, onun hemen altında blogun Facebook sayfası, yazının hemen altında da ben, Facebook?tan takip edebileceğiniz “subscribe” butonu var.

Yazıyı beğendiyseniz ve başkalarına da faydalı olabileceğini düşünüyorsanız yazının altındaki Tweetle, G+1 ve Facebook?ta tavsiye et butonlarını kullanarak lütfen paylaşın. Okunma sayısı arttıkça benim de yazma motivasyonum artıyor. Blog yazan kişilerin en sevdiği şey yazılarının paylaşılması ve yazılarına yorum yapılmasıdır. Lütfen ihmal etmeyin.
Reklam ve spam atmadığım mail listeme üye olmak için 10 saniyede aşağıdaki formu doldurabilirsiniz:

* indicates required



Tags: , , , , , , , ,

15 Responses

  1. islam 2012/09/11, 16:42

    yazınız güzeldi arada intte boş şeylerden vaz geçip sizinkileri okumak bize birşeyler katıyor sizinde dediğiğiniz gibi ing bilmek müh için şart fakat ben halen bilmiyorum o yüzden videolar pek beni bağlamadı ama zaman ayırıpta bilgiler paylaştığınız için teşşekkürler ki şu türkçe kaynak bulmakta çok zorlandığımız zamanda böyle paylaşımlar için

    Cevapla
      • Ertan 2012/12/19, 21:13

        Merhaba;
        1 tek şey sormak istiyorum. mühendisler finans eğitimi alsın diyorsunuz dogru. ama nekadar finans. mesela ben 5 senedir ağır maden makinalarıın bakım onarımında calıstım. işin mutfagında yeterince calıstım diyerek bir sonraki aşamaya gecip bakımını yaptıgım firmanın yedek parça servis satıs sonrası hizmetler bolumunun satıs pazarlama kısmında calısmaya basladım. teknik bilgimle işler biraz daha rahat yuruyor ve yonetici kademelerine yurumeye calısıyorum. subat ayında MBA ye baslıyorum. finans dersleri secersem türev piyasalara kadar geniş bir alanı var. ben daha yoneticlerin hiçbirisinde finans eğitimi gormedim. pazarlama eğitimleri alırlar genelde. bende satıs pazarlama lojistik finans konularının sadece yonetim alanlarında dersler almayı dusunuyorum MBA de. şunu merak ediyorum. heryerde soyle yazılar var orneğin. ulkenin acayip sermaye piyasası uzmanına ihtiyacı var hemen olun. peki olalım olalımda ulkenin maaş politikası ne? yeni baslayana 1500 2000 atıyorum. neden kendimi parcalıyorum peki. veya endustri muhendisi mezunları deli gıbı finans muhendisliği yuksek lisansı yapıyor. peki alacagı para nekadar? yani sunu diyemiyoruz 2 3 sene işin içinde piş 5000 lira alırsın yok. baslangıc 2000 2500 sonrası senede nekadar zam varsa. bunu zaten normaldede insanlar birşekilde alabiliyor neden uzmanlassınlar. muhendislerde bu maaslara calısıyorlar neden finans ekonometri vb alanlarda kendilerini yetiştirsinler. fikir alısverişi konusunda mailimi kullanırsak sevinirim.

        Cevapla
        • Ahmet Alpat 2013/01/15, 05:19

          Hocam her şey planlandığı gibi olmuyor işte. Bazı şeyler mantıksız gelse de geçmişe bakıldığında anlam kazanıyor. Yani onu 10 yıl önce yapmamış olsaydım şimdi bunu yapamazdım gibi. 10 yıl önce o yaptığın şey planlarına ters veya uyumsuz bir şey olabiliyor. Maaş meselesinin nasip meselesi olduğunu düşünüyorum ben. Hiç belli olmuyor.

          Cevapla
  2. Ender 2012/09/11, 17:00

    ‘Yazıyı beğendiyseniz ve başkalarına da faydalı olabileceğini düşünüyorsanız yazının altındaki Tweetle, G+1 ve Facebook?ta tavsiye et butonlarını kullanarak lütfen paylaşın. Okunma sayısı arttıkça benim de yazma motivasyonum artıyor. Blog yazan kişilerin en sevdiği şey yazılarının paylaşılması ve yazılarına yorum yapılmasıdır. Lütfen ihmal etmeyin’

    kıyamam 🙂

    Cevapla
  3. Hasan 2012/10/07, 11:14

    Yazılarının bir çoğunu okudum arduino sitesinden ulaştım sizin sitenize yeni başladım arduinoya güzel bilgiler var tebrik ederim sizi… Yalnız burdan çıkardığım sonuç kendi şirketinizi kurmayın şeklinde mi ?

    Cevapla
  4. Yusuf 2012/10/20, 17:44

    Esselamu Aleyküm Hocam,
    Öncelikle verdiğiniz bilgiler için teşekkürler. Mümkünse benim de bir sorum olacaktı.
    Elektrik-Elektronik, Kontrol mühendisliği gibi bölümler düşünüyorum. Henüz tam karar veremedim ancak elektronik fakültesinden olacağı kesin gibi. Babamın bir sanayi sitesinde kendine ait bir elektrik dükkanı var.(Bobinaj,pano,arıza,malzeme,tesisat vs. alanlarında çalıştığı) 20 yi aşkın yıldır o dükkanı işletiyor. Yaşı da ilerlemiş durumda. Bir kaç sene sonra işi bırakacak muhtemelen. İşin başına da benim geçmemi tavsiye ediyor. Ancak dediğim gibi ben elektronik alanında çalışmak istiyorum. Ancak elektronikte kendi işini kurmak nasıl olur, pek düşünemedim. Ne iş yapar, edecekse neyi tamir eder. Elektrikte motor sarar,tesisat yapar,pano yapar vs işler yaparsınız. Benim ise elektriğe pek ilgim yok. Daha çok elektronik alanında uğraşmak istiyorum. Ama elektronikte ne yapılır, başarılabilir mi veya ortam nasıl olmalı bir türlü tamamlayamadım kafamda. Bu konuda bir bilgi, fikir verirseniz çok mutlu olurum hocam. Şimdiden teşekkürler.

    Cevapla
    • Ahmet Alpat 2012/11/27, 02:38

      Aleyküm Selam. Elektrik ve elektronik oradan göründüğü kadar ayrı alanlar değil. Mesela senin “elektronik çalışmak istiyorum”dan kastın nedir? Elektronik çalışmak ne demek? Nasıl bir iş hayal ediyorsun? Biri sana ihtiyacını söyleyecek, sen de oturup ona uygun devre tasarlayacaksın, ihtiyaca yönelik ürün geliştireceksin gibi bir şey düşünüyorsan bu pek kolay bir şey değil. Teknik olarak zorluğundan bahsetmiyorum. İş anlamındaki zorluğundan bahsediyorum.

      Babanın oturmuş bir işi varsa eğitimin düzeyinde bu işi geliştirebilirsin. Oturup bobin sar demiyorum tabii ki ama elinde kurulmuş, iyi kötü getirisi olan bir iş var. Bu herkese nasip olmaz. O işler devam ederken sen de nasıl bir iş hayal ediyorsan onu bu işe entegre edersin. Baban bobin sarıyorsa, sen bu işi motor tasarımına, tasarlanmış özel motorlar üretmeye dönüştür. İlla ki elektronik istiyorum diyorsan motor sürücü tasarlayıp üret. Baban tesisat işi yapıyorsa sen bunu biraz geliştirip akıllı ev sistemleri entegrasyonuna dönüştür.

      Elektrik de elektronik de olduğunu sandığın gibi alanlar değil. Aralarında elektrik istemiyorum, elektronik istiyorum şeklinde tanımlanacak kadar keskin çizgiler yok. Hangisinin nerede başlayıp nerede bittiği tartışmalı. Senin bu yaklaşımın körlerin fil tanımına benziyor.

      Babanın işini al, geliştir, dönüştür. Elinin altında hazır bir düzen varmış, onu kullan.

      Umarım bu cevap yardımcı olmuştur.

      Cevapla
      • Yusuf 2012/12/01, 13:38

        Kafamın karıştığı yerlerden biri de orası. Öyle bir yerde tek başına üretim nasıl yapılabilir ki? Örnek olarak motor sürücü üret diyorsun mesela, insanlar benim amatörce yapacağım parçaları mı alacak yoksa alanında uzman,ün yapmış firmaların yaptığı parçaları mı? Niye beni tercih etsin ki? Yani nasıl seri üretime geçilip, küçük çaplı da olsa bir firma haline gelinebilir? Küçüklükten beri tek hayalim bir şeyler üretmekti. Bozuk olanı tamir etmek istemiyorum. Bir şeyler üretmek tek hayalim. 5 almamda 2-3 alırım. Yeter ki yaptığım işten zevk alayım. Heyecanla yapayım. Yeter ki verilen çaba boşa gitmesin. Elimden geleni yaparım bunun için. Ama hedef tam olarak belli olmayınca insan karamsar oluyor biraz. Tam olarak hedefini ne yapacağını belirlese insan daha çok çalışır. Bunları sormamdaki sebep de bu. Belki liseli kafası diyebilirsin 🙂 Haklısındır da. Ama sürekli ikilemde kalıyorum. Aselsan,tai gibi kamu veya özel kurumlarda çalışmak onun yerine bir tercih olabilir mi? Arasında küçük bir karşılaştırma yapabilir misin en azından? En azından çevrenden edindiğin bir tecrübe, olmadı bi fikrin vardır. Allah razı olsun.

        Cevapla
  5. Oğuz 2016/05/10, 20:11

    Plandığımız gibi olmayan şeyler nelerdir?Nelere rastladınız?Tüketici sayısı ya da çıkan ekstra harcamalar vs?

    Cevapla

Leave a Reply to eray

XHTML: You can use these tags: <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <s> <strike> <strong>